Onlar her yerde, ama birini bile görmezsiniz. Tam şu anda trilyonlarcası içinizden geçmekte, ama onları hissedemezsiniz. Bu hayalet parçacıklara ‘nötrino‘ adı verilir. Eğer onları yakalayabilirsek, evrenin en uzak köşeleri ve en uç koşulları hakkında bilgi verebilirler. Nötrinolar temel parçacıklardır. Yani atomların bölündüğü gibi daha küçük parçalara bölünemezler. Temel parçacıklar, evrendeki her şeyin bilinen en küçük yapıtaşlarıdır. Nötrinolar ise bu küçük şeylerin en küçüklerindendir. Elektrondan bir milyon kez daha az kütlelidir.
Nötrinolar, manyetik alandan etkilenmeden kolayca maddelerin içinden geçerler. Aslında herhangi bir şeyle etkileşmeleri çok nadirdir. Bu nedenle, milyonlarca hatta milyarlarca yıl boyunca, evrende dümdüz bir çizgi üzerinde ilerleyebilirler. Geldikleri yere ilişkin bilgiyi sağlam bir şekilde taşırlar.

Peki nötrinolar nereden gelir?​

Çoğunlukla her yerden. Potasyumun radyoaktif bozunumu sonucunda sizin vücudunuzda da üretilirler. Dünya atmosferindeki atomlara çarpan kozmik ışınlar, nötrino yağmurları oluşturur. Güneş’in içindeki nükleer tepkimelerde ve Dünya içindeki radyoaktif bozunumlarda üretilirler. Ayrıca onları nükleer reaktörlerde ve parçacık hızlandırıcılarda üretebiliriz. Ancak enerjisi en yüksek olan nötrinoların doğum yeri, hakkında pek az şey bildiğimiz uzak uzay bölgeleridir. Oralardaki bir şey, belki süper kütleli kara delikler, belki de henüz keşfedilmemiş bir tür kozmik dinamo, kozmik ışınları, insan yapımı herhangi bir hızlandırıcının yapabileceğinden bir milyon kat daha fazla hızlandırıyor. Çoğunluğu protonlardan oluşan bu kozmik ışınlar, madde ve çevresindeki ışınım ile şiddetli bir biçimde etkileşerek, yüksek enerjili nötrinolar üretir. Kozmik ekmek kırıntıları gibi etrafa saçılarak, evrenin en güçlü kozmik motorları hakkında konum ve iç yapı bilgisi verebilirler. Tabi eğer onları yakalayabilirsek Nötrinoların diğer maddelerle olan sınırlı etkileşimi, onları harika ulaklar hâline getirirken, algılanmalarını da aşırı zorlaştırır. Onları algılama yöntemlerinden biri, yolları üzerine dev hacimli saf geçirgen bir malzeme koymak ve nötrinonun bir atom çekirdeği ile çarpışarak kendini ele vermesini beklemektir.