Yapılan bir araştırma diyor ki: İnsanların %95'i hayatında en az bir kere bel ağrısı çeker.
Baktığımızda aslında çok ciddi bir rakam. Yani neredeyse her insan hayatında bir kez olsun bel ağrısı sorunuyla karşılaşıyor demek oluyor. Özellikle günümüzde bu sözleri çok duyar olduk: Belim ağrıyor. Belim tutuldu. Peki acaba neden?
Şehir yaşamı bizi ister istemez yoğun bir tempo, stres, hareketsiz yaşam ve buna bağlı kuvvetsiz bir bel, kilo alımı, uykusuzluk gibi durumlarla karşı karşıya getiriyor. Ayrıca sigara, masa başı işleri, trafik, uzun süreli sabit oturma ve ayakta durmayı gerektiren durumlar, ağır ve ters hareketler gerektiren meslekler de yine bel ağrısı sebepleri arasında. Tüm bu saydıklarımız omurgamızın bel bölgesinin zorlanması ve gerekli korunmanın ve güçlendirmenin yapılmaması nedeniyle bel bölgesinde belin kendisinden kaynaklanan ağrılara sebep oluyor. Hatta bazen durum ilerleyerek bel fıtığına bağlı bel ağrıları ortaya çıkabiliyor. Bel ağrıları ayrıca bazı iç organ hastalıklarında da ortaya çıkabiliyor. Örneğin karaciğer, safra kesesi, böbrek, mesane ve yumurtalıklar ile ilgili bazı hastalıklar da bel ağrıları ile belirti verebiliyor. Yine bazı enfeksiyon hastalıkları ve romatizmal hastalıklar gibi diğer dahili problemlerde de bel ağrısı sorunu karşımıza çıkabiliyor.
Özetle bel ağrılarını,
1) Belimizin kendisinden kaynaklanan,
2) Diğer organlarımızdan kaynaklanan hastalıklar olmak üzere sebebine yönelik olarak iki ana gruba ayırıyoruz.
Tedavi seçiminde öncelikle sebebi bulmak ve sonrasında da sebebe yönelik tedavi uygulamak en doğrusu oluyor.
Belin kendisinden kaynaklanmayan ve diğer organlarla ilgili sebeplerden dolayı bir bel ağrısı olduğunu düşündüğümüz zaman gecikmeden Dahiliye, Üroloji, Jinekoloji, Genel Cerrahi gibi bölümlere hastamızı yönlendiriyoruz.
Eğer yaptığımız muayene ve tetkikler sonucunda bel ağrısının belin kendisiyle ilgili az önce tarif ettiğimiz durumlardan biri nedeniyle ortaya çıktığını saptamışsak uygun tedavi yöntemini seçerek uyguluyoruz.
Bu durumda günümüzde uygulanabilen yöntemler:
Yatak istirahati
İlaç tedavisi
Bel korsesi uygulaması
Sıcak/soğuk uygulamalar (sıcak/soğuk su kesesi gibi)
Hafif masajlar (halk arasında "ovalama" da denilen)
Baktığımızda aslında çok ciddi bir rakam. Yani neredeyse her insan hayatında bir kez olsun bel ağrısı sorunuyla karşılaşıyor demek oluyor. Özellikle günümüzde bu sözleri çok duyar olduk: Belim ağrıyor. Belim tutuldu. Peki acaba neden?
Şehir yaşamı bizi ister istemez yoğun bir tempo, stres, hareketsiz yaşam ve buna bağlı kuvvetsiz bir bel, kilo alımı, uykusuzluk gibi durumlarla karşı karşıya getiriyor. Ayrıca sigara, masa başı işleri, trafik, uzun süreli sabit oturma ve ayakta durmayı gerektiren durumlar, ağır ve ters hareketler gerektiren meslekler de yine bel ağrısı sebepleri arasında. Tüm bu saydıklarımız omurgamızın bel bölgesinin zorlanması ve gerekli korunmanın ve güçlendirmenin yapılmaması nedeniyle bel bölgesinde belin kendisinden kaynaklanan ağrılara sebep oluyor. Hatta bazen durum ilerleyerek bel fıtığına bağlı bel ağrıları ortaya çıkabiliyor. Bel ağrıları ayrıca bazı iç organ hastalıklarında da ortaya çıkabiliyor. Örneğin karaciğer, safra kesesi, böbrek, mesane ve yumurtalıklar ile ilgili bazı hastalıklar da bel ağrıları ile belirti verebiliyor. Yine bazı enfeksiyon hastalıkları ve romatizmal hastalıklar gibi diğer dahili problemlerde de bel ağrısı sorunu karşımıza çıkabiliyor.
Özetle bel ağrılarını,
1) Belimizin kendisinden kaynaklanan,
2) Diğer organlarımızdan kaynaklanan hastalıklar olmak üzere sebebine yönelik olarak iki ana gruba ayırıyoruz.
Tedavi seçiminde öncelikle sebebi bulmak ve sonrasında da sebebe yönelik tedavi uygulamak en doğrusu oluyor.
Belin kendisinden kaynaklanmayan ve diğer organlarla ilgili sebeplerden dolayı bir bel ağrısı olduğunu düşündüğümüz zaman gecikmeden Dahiliye, Üroloji, Jinekoloji, Genel Cerrahi gibi bölümlere hastamızı yönlendiriyoruz.
Eğer yaptığımız muayene ve tetkikler sonucunda bel ağrısının belin kendisiyle ilgili az önce tarif ettiğimiz durumlardan biri nedeniyle ortaya çıktığını saptamışsak uygun tedavi yöntemini seçerek uyguluyoruz.
Bu durumda günümüzde uygulanabilen yöntemler:
Yatak istirahati
İlaç tedavisi
Bel korsesi uygulaması
Sıcak/soğuk uygulamalar (sıcak/soğuk su kesesi gibi)
Hafif masajlar (halk arasında "ovalama" da denilen)
